NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’T-TEFSİR

<< 2801 >>

قوله تعالى وما منعنا أن نرسل بالآيات إلا أن كذب بها الأولون

219- "Bizi Mucize Göndermekten Alıkoyan, Ancak, Öncekilerin Onları Yalanlamış Olmalarıdır ... " (isra 59)

 

أنا زكريا بن يحيى نا إسحاق نا جرير عن الأعمش عن جعفر بن إياس عن سعيد بن جبير عن بن عباس قال سأل أهل مكة رسول الله صلى الله عليه وسلم أن يجعل لهم الصفا ذهبا وأن ينحي عنهم الجبال فيزدرعوا قال الله عز وجل إن شئت آتيناهم ما سألوا فإن كفروا أهلكوا كما أهلك من قبلهم وإن شئت نستأني بهم لعلنا ننتج منهم فقال لا بل أستأني بهم فأنزل الله هذه الآية { وما منعنا أن نرسل بالآيات إلا أن كذب بها الأولون وآتينا ثمود الناقة مبصرة }

 

[-: 11226 :-] İbn Abbas bildiriyor: Mekke halkı, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den Safa tepesini altın yapmasını ve zıraat yapabilmeleri için dağları ortadan kaldırmasını isteyince Yüce Allah: "Eğer istersen onların istediklerini veririz. ama eğer bu durumda iman etmezlerse kendilerinden öncekiler gibi helak olur. Dilersen onlara mühlet verelim, belki içlerinden seçeceklerimiz (ve iman edecekler) çıkar" buyurdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onlara mühlet veril deyince, Yüce Allah: "Bizi mucize göndermekten alıkoyan, ancak, öncekilerin onları yalanlamış olmalarıdır. Semud milletine gözle görülebilen bir mucize, bir dişi deve vermiştik de ona zulmetmişlerdi. .. " ayetini indirdi.

 

Tuhfe: 5467

 

Diğer tahric: Bezzar, Zevaid (2225); Hakim (2/362); Ahmed, Müsned (2333).